ÖZET
Amaç:
Endojen hipertiroidi kemik turn-overini hızlandırır ve normal kemik remodeling döngüsünü kısaltır, bu da azalmış kemik yoğunluğuyla sonuçlanır. Süpresif levotiroksin (LT4) tedavisinin de kemik yoğunluğunu azalttığı düşünülmektedir. Bu çalışmada, diferansiye tiroid kanseri (DTK) için tirotropin-stimüle edici hormon (TSH) süpresif tedavi altındaki hastalarda osteoporoz gelişimi için risk faktörlerinin tanımlanması amaçlanmıştır.
Yöntem:
Amerikan Tiroid Derneği 2015 rehberine göre düşük veya orta riskli DTK tanısı ile takipli, LT4 süpresyon tedavisi alan; bazal tedavi sonrası rutin klinik takip bilgilerine ulaşılan; hasta dahil etme formu doldurmak için gerekli ve yeterli demografik ve medikal takip bilgileri bulunan; genel durumu femur ve lumbal vertebra kemik dansitometri çalışması yapılması için uygun olan hastalar çalışmaya dahil edildi. Osteoporoz için olası risk faktörleri olan cinsiyet, yaş, menopoz durumu, sigara, ailede osteoporoz hikayesi, preoperatif tiroid hormon durumu, postoperatif hipoparatiroidi hikayesi, ortalama serum TSH düzeyi ve TSH süpresyon süresini içeren bir hasta dahil etme formu dolduruldu. Dahil edilen hastalara bu aşamada femur boynu ve lumbal vertebralardan kemik mineral dansitometrisi yapıldı, serum D vitamin ve parathormon düzeylerine bakıldı.
Bulgular:
Ortalama TSH süpresyon süresi 7,2±4,5 (aralık: 1-26) yıl idi, hastaların 89’unda (%9,6) osteoporoz saptandı. Postmenopozal olgularda osteoporoz gelişmesine kadar geçen ortalama süre premenopozal olgulardan anlamlı şekilde kısaydı (18,6±0,7’ye karşın 20,4±0,4 yıl; p<0,001). Erkek cinsiyet (p<0,001), aile hikayesi (p=0,001) ve menopoz durumu (p<0,001) osteoporoz gelişimi için bağımsız risk faktörleri olarak saptandı.
Sonuç:
TSH süpresyon tedavisi alan postmenopozal kadınlar, erkek ve aile öyküsü olan hastalar osteoporoz gelişimine eğilim göstermektedir.