Öz
Amaç
Radyoaktif iyot (RAİ) tedavisinden sonra tedaviye yanıtı değerlendirmek için İyot-131 (131I) tüm vücut taraması (WBS) yapılır. RAİ-refrakter diferansiye tiroid kanseri klinik önemine rağmen, kesin tanımı konusunda bir fikir birliği henüz yoktur.
Bu çalışma, RAİ uygulamasından sonra tümör nüksü veya ilerlemesi için erken bir tahmin edici olarak hepatik 131I birikiminin potansiyel faydasını araştırmaktadır.
Yöntem
Kurumumuzda tedavi gören 814 hastadan, 131I WBS’de artık dokularda veya diğer lezyonlarda RAİ birikimi görülmeyen 225 hastayı çalışmaya dahil ettik. Hepatik alım oranını [(hepatik alım/arka plan alımı (H/B)] WBS’den nicelendirdik. Tüm hastaları grup A (H/B ≤1,5) ve grup B (H/B >1,5) olarak kategorize ettik ve gruplar arası farklılıkları değerlendirdik. Progresyonsuz sağkalımı (PFS) analiz etmek için Kaplan-Meier yöntemi ve Log-rank testi kullanıldı. Cox orantılı risk modelini kullanarak, bilinen yedi prognostik faktör arasından bağımsız prognostik faktörleri belirledik: H/B, tiroglobulin, cinsiyet, yaş, evre, toplam 131I dozu ve son tedavi dozu.
Bulgular
Grup A’da (n: 171) 5 yıllık ve ortanca PFS sırasıyla %98,8 ve 114,7 ay iken, grup B’de (n: 54) sırasıyla %24,1 ve %42,7 ay idi. Grup B, kötü prognozla anlamlı bir korelasyon gösterdi (p<0,00001). Yedi prognostik faktör arasında H/B, hasta sonuçları üzerinde en yüksek etkiyi gösterdi (nüks/hastalığın ilerlemesi için risk oranı, 42,156; %95 güven aralığı: 8,750-203,106).
Sonuç
131I tüm vücut taramasında karaciğer tutulumunun kantitatif değerlendirmesi, RAİ tedavisinden hemen sonra hastalık ilerlemesi/nüksü riski yüksek olan diferansiye tiroid kanserli hastaların belirlenmesine yardımcı olabilecek bir belirteç sağlar.